ASELSAN, Türkiye’nin en büyük savunma sanayi şirketlerinden biri olarak güçlü finansal yapısı ve stratejik gelişmeleri ile dikkat çekmektedir. Hisse fiyatı 60.20 TL seviyesinde kalırken, piyasa değeri 276.56 milyar TL’ye ulaşmıştır. 2023 yılı itibarıyla şirket, 81.25 milyar TL toplam gelir ve 9.15 milyar TL net gelir elde etmiştir. Bu finansal başarı, ASELSAN’ın sadece savunma alanında değil, Türk ekonomisi üzerinde oynadığı kritik rolü de vurgulamaktadır. Şirketin brüt kar marjı %29.6, özkaynak getirisi (ROE) %10.6 ve varlık getirisi (ROA) %5.8 olarak kaydedilmiştir. ASELSAN, stratejik işbirlikleri ve teknolojik yenilikleri ile de dikkat çekmektedir. Altınay Savunma ile gerçekleştirilen hisse devir anlaşması, ASELSAN’ın havacılık teknolojileri üzerindeki etkisini artırmayı hedefliyor. Yeni İHA elektronik harp podlarının tanıtımı ve Baykar ile yapılan büyük ölçekli anlaşma, şirketin uluslararası arenadaki yerini sağlamlaştırmaktadır. Yatırımcılar için ASELSAN hisseleri, teknik analizler doğrultusunda ilgi çekici fırsatlar sunuyor. Kısa vadeli sinyaller bir satışa işaret etse de, uzun vadeli göstergeler alım yönünde sinyaller vermekte. Uzmanlar, ASELSAN için 71.40 TL fiyat hedefi belirlemiş olup, bu hedefe ulaşılması durumunda yatırımcılar için %18.60’lık bir kazanç potansiyeli öngörülüyor. Altınay Savunma’nın ASELSAN hisselerini devralması, DASAL Havacılık’ın büyüme ve pazar genişleme stratejilerine önemli katkılarda bulunacak. Bu devrim, şirketin rekabet gücünü artırarak ürün geliştirme yeteneklerini güçlendirecektir. Aksi takdirde, ASELSAN’ın F/K oranı 30 ve FDF oranı 17 olarak belirlenmiştir; bu durum, şirketin değerlemesine dair önemli bilgiler sunmaktadır. Sonuç olarak, ASELSAN gibi savunma şirketlerinin artan jeopolitik riskler ve savunma harcamalarındaki artış ile büyüme fırsatları yakalayabileceği öngörülmektedir. Ancak, yatırımcıların piyasa dinamiklerini ve global gelişmeleri dikkatle izlemesi büyük önem taşımaktadır. Bu bağlamda, bilinçli adımlar atılması yatırımcılar için kritik olacaktır.

Yaşanan bilanço sezonunda yatırımcıların temkinli davranması, piyasalarda olumsuz bir hava oluşturdu. Analistler, ABD Merkez Bankası'nın para politikası belirsizlikleri ve yükselen tahvil faizlerinin hisse senetlerine baskı yaptığını vurguladı. Fed'in faiz indirimine rağmen, 10 yıl vadeli hazine tahvil faizinin 4,22'ye yükselmesi, iyileşen ekonomik verilerin ve banka politikalarının daha temkinli bir seyirde olacağını düşündürmekte. Kurumsal tarafta, General Motors'un üçüncü çeyrek sonuçlarının beklentileri aşması sonrası hisseleri yüzde 5'ten fazla değer kazanırken, artan jeopolitik riskler nedeniyle altın fiyatları da yükselişini sürdürerek ons başına 2.740 dolara yaklaştı.